29 Eylül 2013 Pazar

İZMİR İKTİSAT KONGRESİ (17 ŞUBAT 1923)



Lozan Barış görüşmelerinin 4 Şubat 1923’te anlaşma sağlanmadan kesildiği sırada Türkiye’de ekonomik alanda faaliyet gösteren her meslek grubundan temsilciler Yeni Türk Devletinin ekonomik durumunu görüşmek üzere İzmir’de bir araya gelmişlerdir. Çiftçi sanayici tüccar ve işçi kesimlerinden toplam 1135 kişinin katıldığı bu kongredeki görüşmelerin sonunda Misak-ı İktisadi(Ekonomik Yemin) kabul edilmiştir.

İzmir İktisat Kongresinin açılışında bir konuşma yapan Mustafa Kemal Paşa şunları söylemiştir:”Siyasi ve askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun ekonomik zaferlerle taçlandırılamazlarsa kazanılacak başarılar yaşayamaz az zamanda söner”

Misak-ı İktisadinin önemli kararları şunlardır:
• Yerli malı kullanılması sağlanmalıdır
• Teknik eğitim geliştirilmelidir.
• Ham maddesi yurt içinde olan sanayi dalları kurulmalıdır
• Küçük imalattan büyük işletmelere geçilmelidir
• Özel teşebbüse kredi sağlayacak bir devlet bankası kurulmalıdır
• Demiryolu inşaatı programa bağlanmalıdır
• Yabancıların kurduğu tekellerden kaçınılmalıdır
• İşçilerin durumu düzeltilmelidir

TUĞÇE KOÇAK

29 yorum:

  1. İzmir İktisat Kongresi'nde Alınan Kararlar

    • El işçiliği ve küçük işletmeden derhal fabrikasyon siteme geçilmelidir.
    • Devlet yavaş yavaş ekonomik gücü olan organ haline gelmelidir.Özel sektör tarafından kurulan teşebbüsler devletçe desteklenmelidir.
    • Özel teşebbüse destek ve kredi sağlayacak iki devlet bankası kurulmalıdır.
    • Dışarı ile rekabet edebilmek için sanayi bir bütünlük içinde kurulmalıdır.Yabancıların tekellerinden kaçınılmalıdır.
    • Demir yollarının kısa sürede yapılmasına başlanmalıdır.
    • İşçilere amele değil işçi denmelidir.
    • Sendika hakkı tanınmalıdır.

    YanıtlaSil
  2. TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN KURULUŞ YILLARI
    çok uzun bir savaştan çıkmış olan Türkiye oldukça kötü bir miras ile işe başlamıştır .böyle bir ortamda sürdürülen Lozan görüşmelerinde itilaf devletleri Osmanlı döneminde sahip oldukları ekonomik çıkarları Türkiye üzerinde de sürdürmek arzusundadırlar .özellikle kapitülasyonlar, savaş tazminatı, tanınış imtiyazların devamı gibi eko. içerikli bir çok konuda anlaşmaya varılamamış ve Türk heyeti Lozan'dan geri dönmüştür. işte böyle bir ortamda yani Osmanlı imp. yıkılıp yerine henüz Türkiye Cumhuriyetinin kurulmadığı bir dönemde 1923 de İZMİR İKTİSAT KONGRESİ diye bilinen türkiye iktisat kongresi toplanmiştir.bu kongrenin amacı ; ülkenin eko. sorunlarını dile getirmek ve çözümleri için neler yapılması gerektiğini tartışmaktır.izmir iktsat kongresine sanayiciler, tüccarlar, işçiler ve çiftçileri temsilen 1135 delege katılmıştır.osmanlı bankasının deposunda gerçekleşmiştir. kongreye manisa delegesi Kazım Karabekir başkanlık yapmıştır.

    YanıtlaSil
  3. Menevşe BAKİOĞLU30 Eylül 2013 09:48

    İZMİR İKTİSAT KONGRESİ (17 ŞUBAT 1923)
    Lozan Barış görüşmelerinin 4 Şubat 1923’te anlaşma sağlanmadan kesildiği sırada Türkiye’de ekonomik alanda faaliyet gösteren her meslek grubundan temsilciler Yeni Türk Devletinin ekonomik durumunu görüşmek üzere İzmir’de bir araya gelmişlerdir. Çiftçi sanayici tüccar ve işçi kesimlerinden toplam 1135 kişinin katıldığı bu kongredeki görüşmelerin sonunda Misak-ı İktisadi(Ekonomik Yemin) kabul edilmiştir.


    İzmir İktisat Kongresinin açılışında bir konuşma yapan Mustafa Kemal Paşa şunları söylemiştir:”Siyasi ve askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun ekonomik zaferlerle taçlandırılamazlarsa kazanılacak başarılar yaşayamaz az zamanda söner”

    YanıtlaSil
  4. ÜMİTNUR ERKUT30 Eylül 2013 10:05

    İKTİSAT MİSAKININ 12 MADDELİK İÇERİĞİ;
    Madde-1: Türkiye, milli hudutları dahilinde, lekesiz bir istiklal ile, dünyanın sulh ve terakki unsurlarından biridir.
    Madde-2: Türkiye halkı hakimiyetine, kanı ve canı pahasına elde ettiğinden, hiçbir şeye feda etmez;ve milli hakimiyete müstenit olan meclis ve hükümetine daima zahirdir.
    Madde-3: Türkiye halkı, tahribat yapmaz; imar eder. Bütün mesai iktisaden memleketi yükseltmek gayesine matuftur.
    Madde-4: Türkiye halkı, sarf ettiği eşyayı mümkün mertebe kendi yetiştirir. Çok çalışır, vakitte, servette ve ithalatta israftan kaçar. Milli istihsali temin için icabında geceli gündüzlü çalışmak şiardır.
    Madde-5: Türkiye halkı, servet itibari ile bir altın hazinesi üzerinde oturduğuna vakıftır. Ormanlarını evladı gibi sever, bunun için ağaç bayramları yapar ; yeniden orman yetiştirir. Madenleri kendi milli, istihsali için işletir ve servetlerini herkesten fazla tanımaya çalışır.
    Madde-6: Hırsızlık, yalancılık, riya ve tembellik en büyük düşmanımız; taasubdan uzak dindarene bir selabet her şeyde esasımızdır. Her zaman fa ideli yenilikleri severek alırız. Türkiye halkı mukaddesatına, topraklarına, şahıslarına ve mallarına karşı yapılan düşman fesat propagandalarından nefret eder ve daima bunlarla mücadeleyi bir vazife bilir.
    Madde-7: Türkler, irfan ve marifet aşığıdır. Türk, her yerde hayatını kazanabilecek şekilde yetişir; fakat her şeyden evvel memleketinin malıdır. Maarife verdiği kutsiyet dolayısıyla ( Mevlûdu şerif) Kandil günü, aynı zamanda bir kitap bayramı olarak tes'id eder.
    Madde-8: Birçok harpler ve zaruretten dolayı eksilen nüfusumuzun fazlalaşması ile beraber sıhhatlerimizin, hayatlarımızın korunması en birinci emelimizdir. Türk mikroptan, pis havadan, salgından ve pislikten çekinir, bol ve saf hava, bol güneş ve temizliği sever. Ecdat mirası olan binicilik, nişancılık, avcılık, denizcilik gibi bedeni terbiyenin yayılmasına çalışır. Hayvanlarına da aynı dikkat ve himmeti göstermekle beraber cinslerini düzeltir ve miktarlarını çoğaltır.
    Madde-9: Türk, dinine, milliyetine, toprağına, hayatına ve müessesatına düşman olamayan milletlere daima dosttur; ecnebi sermayesine aleyhtar değildir. Ancak kendi yurduna kendi lisanına ve kanununa uymayan müesseselerle münasebette bulunmaz. Türk, ilim ve sanat yeniliklerini nerede olursa olsun doğrudan doğruya alır ve her türlü münasebette fazla mutavassıt istemez.
    Madde-10: Türk, açık alın ile serbestçe çalışmayı sever; işlerde inhisar istemez.
    Madde-11: Türkler, hangi sınıf ve meslekte olurlarsa olsunlar, candan sevişirler. Meslek, zümre itibarile el ele vererek birlikler, memleketini ve birbirlerini tanımak, anlaşmak için seyahatler ve birleşmeler yaparlar.
    Madde-12: Türk kadını ve kocası, çocuklarını iktisadi misaka göre yetiştirir.

    YanıtlaSil
  5. İZMİR İKTİSAT KONGRESİ
    Bu kongrenin 2 amacı vardır. Birincisi, tüccar, çiftçi, sanayici ve işçi kesimlerinin kendilerini özgü sorun ve isteklerini bir bütünlük içinde belirlemek ; bu isteklerin siyasal yönetim tarafından bilinmesini sağlamak. İkincisi de, yabancı sermaye çevrelerine ekonominin gelecekte alacağı biçimi ya da niteliği açıklamak. Bir başka açıdan bakıldığında , kongre ile yönetici kadronun iç ve dış sermaye kesimlerine güvence vermek istediği sonucuna varılabilir.

    YanıtlaSil
  6. 1.Dünya Savaşında Osmanlı Devleti hızla topraklarını ve gücünü kaybediyordu. Anadolu’nun güçlenmesi ve ülke ekonomisi için İzmir İktisat Kongresi bir çıkış noktası oldu. Türkiye Cumhuriyetinde yapılan ilk planlama İzmir İktisat Kongresidir.17 ŞUBAT 1923’te toplanan İzmir İktisat Kongresine sanayiciler, tüccarlar, işçiler, ve çiftçileri temsilen 1135 delege katılmıştır. İzmir’de toplanması kararlaştırılan İktisat Kongresi’ni sadece iktisadi bir oluşum olarak nitelendirmemek gerekir. Kongre, sembolik ve pratik olmak üzere iki amaç taşımaktadır.

    Sembolik amaç; Lozan’da kesilen görüşmeleri yeniden başlatmak ve İtilaf devletlerine Türkiye’de liberal ekonominin uygulanacağı mesajını vermekti.

    Pratik amaç; mesleki temsil sınıf esasında toplanarak ekonomik sorunları tartışmak, konuların geniş kapsamlı ele alındığı izlenimi yaratıyordu.

    YanıtlaSil
  7. NEŞE ÇELEBİ30 Eylül 2013 12:53

    İZMİR İKTİSAT KONGRESİ:
    17 Şubat 1923 yılında toplanan İzmir İktisat Kongresine sanayiciler, tüccarlar, işçiler ve çiftçileri temsilen 1135 delege katılmıştır.
    İzmir'de toplanması kararlaştırılan Kongre, sembolik ve pratik olmak üzere 2 amaç taşımaktadır:
    -Sembolik İhtiyaç: Lozan 'da kesilen görüşmeleri yeniden başlatmak ve İtilaf devletlerine Türkiye'de liberal ekonominin uygulanacağı mesajını vermiştir.
    ** Sembolik İhtiyacı; dış politika için önemlidir.**
    -Pratik Amaç: Kongrenin ''Mesleki Temsil'' (sınıf) esasına toplanarak ekonomik sorunları tartışma, dolayısıyla konuların geniş kapsamlı ele alındığı izlenimin yaratılmasıydı.
    **Pratik İhtiyaç; ise iç politikada sesini duyurmaya başlayan bir muhalif grubu muhatap alıyordu.**

    YanıtlaSil
  8. TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN KURULUŞ YILLARI
    Osmanlı imparatorluğu 11 Ekim 1922 tarihinde imzalanan Mudanya Mütarekesiile hukuken son bulmuş ve Türkiye'nin sadece Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti'nin temsil etmesi dönemi başlamıştır. Nitekim 1 kASIM 1922 tarihinde de Osmanlı Saltanatına son verilmiştir. Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti, devlet biçimi olarak yeni olmakla beraber yoktan var edilmiş, imparatorluğun ekonomik ve toplumsal mirası üzerine kurulmuştur.Bilindiği gibi 20. yüzyılın başlarında Osmanlı İmparatorluğu dünyadaki en geniş toprak parçasına sahip ülke konumundadır.

    YanıtlaSil
  9. ALİME ÇELEBİ :)30 Eylül 2013 13:28

    TC NİN KURULUŞ YILLARI :)
    OSMANLI İMPARATORLU'NUN YIKILIP YERİNE HENÜZ TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN RESMEN KURULMADIĞI BİR DÖNEMDE, 17 ŞUBAT - 4 MART 1923 TARİHLERİ ARASINDA İZMİR İKTİSAT KONGRESİ TOPLANMIŞTIR. BU KONGRENİN AMACI, ÜLKENİN EKONOMİK SORUNLARINI DİLE GETİRMEK VE ÇÖZÜMLERİ İÇİN NELER YAPILMASI GEREKTİĞİNİ TARTIŞMAKTIR...

    İZMİR İKTİSAT KONGRESİ ;)
    -17 ŞUBAT 1923 CUMARTESİ GÜNÜ TOPLANILMIŞTIR ,
    -KONGREYE SANAYİCİLER, TÜCCARLAR, İŞÇİLER VE ÇİFTÇİLERİ TEMSİLEN 1135 DELEGE KATILMIŞTIR,
    -KONGRE OSMANLI BANKASI DEPOSUNDA GERÇEKLEŞTİRİLMİŞTİR,
    -KAZIM KARABEKİR BAŞKANLIK YAPMIŞTIR,
    ...

    YanıtlaSil
  10. 17 Şubat 1923 te toplanan İzmir İktisat Kongresine sanayiciler, tüccarlar, işçiler ve çiftçileri temsilen 1135 delege katılmıştır. İzmir de yangın çıktığı ve bu sayıda katılımcı ve izleyici barındırabilecek salon olmadığından kongre, Osmanlı Bankasının deposunda gerçekleşmiştir. Kongreye Manisa delegesi Kazım Karabekir başkanlık yapmıştır. Mustafa Kemal in talimatıyla gerçekleştirilen ve 1940 lara kadar iktisat politikalarının oluşumunu etkileyecek olan İzmir İktisat Kongresini sadece iktisadi bir oluşum olarak nitelendirmemek gerekir. İzmir de toplanması kararlaştırılan Kongre sembolik ve pratik olmak üzere iki amaç taşımaktadır. Kongrenin sembolik ihtiyacı dış politika için önemliydi. Pratik ihtiyaç ise iç politikada sesini duyurmaya başlayan bir muhalif grubu muhatap alıyordu.

    YanıtlaSil
  11. Tuğçe Koçak1 Ekim 2013 11:28

    İZMİR İKTİSAT KONGRESİ (17 ŞUBAT 1923)

    Lozan Barış görüşmelerinin 4 Şubat 1923’te anlaşma sağlanmadan kesildiği sırada Türkiye’de ekonomik alanda faaliyet gösteren her meslek grubundan temsilciler Yeni Türk Devletinin ekonomik durumunu görüşmek üzere İzmir’de bir araya gelmişlerdir. Çiftçi sanayici tüccar ve işçi kesimlerinden toplam 1135 kişinin katıldığı bu kongredeki görüşmelerin sonunda Misak-ı İktisadi(Ekonomik Yemin) kabul edilmiştir.

    İzmir İktisat Kongresinin açılışında bir konuşma yapan Mustafa Kemal Paşa şunları söylemiştir:”Siyasi ve askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun ekonomik zaferlerle taçlandırılamazlarsa kazanılacak başarılar yaşayamaz az zamanda söner”

    Misak-ı İktisadinin önemli kararları şunlardır:
    • Yerli malı kullanılması sağlanmalıdır
    • Teknik eğitim geliştirilmelidir.
    • Ham maddesi yurt içinde olan sanayi dalları kurulmalıdır
    • Küçük imalattan büyük işletmelere geçilmelidir
    • Özel teşebbüse kredi sağlayacak bir devlet bankası kurulmalıdır
    • Demiryolu inşaatı programa bağlanmalıdır
    • Yabancıların kurduğu tekellerden kaçınılmalıdır
    • İşçilerin durumu düzeltilmelidir

    YanıtlaSil
  12. *İZMİR İKTİSAT KONGRESİ*
    =Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk yapılanma planlamasıdır.17 Şubat- 1923) İzmir'de Banka-Han binasında toplanan 1135 delege ile yeni Türkiye'nin ekonomik sorunları tartışıldığı bir kongredir. Dönemin Türkiye yönetici kadrosu Kurtuluş Savaşı ile kazanılan zaferden sonra prensip olarak siyasi ve ekonomik bağımsızlığı öngörmüştü. TBMM'nin bu dönemde başlıca uğraşı yurdu işgalden kurtarmak olsa da, öngörülen bu ekonomik bağımsızlık hedefinin nasıl gerçekleştirileceğine dair bir kongre yapıldı.
    17 Şubat - 4 Mart 1923 tarihlerinde İzmir'de toplanan Türkiye İktisat Kongresinin en önemli kararlarını şöyle sıralamak mümkündür.
    1:)Hammaddesi yurt içinde yetişen veya yetiştirilebilen sanayi dalları kurulması gerekmektedir.
    2:)El işçiliğinden ve küçük imalattan süratle fabrikaya veya büyük işletmeye geçilmelidir.
    3:)Devlet yavaş yavaş iktisadi görüşleri de olan bir organ haline gelmeli ve özel sektörler tarafından kurulamayan teşebbüsler devletçe elealınmalıdır.
    4:)Özel teşebbüslere kredi sağlayacak bir Devlet Bankası kurulmalıdır.
    5:)Dış rekabete dayanabilmek için sanayinin toplu ve bütün olarak kurulması gerekir.
    6:)Yabancıların kurdukları tekellerden kaçınılmalıdır.
    7:)Sanayinin teşviki ve milli bankaların kurulması sağlanmalıdır.
    8:)Demiryolu inşaat programına bağlanmalıdır.
    9:)İş erbabına amele değil, işçi denmelidir.
    10:)Sendika hakkı tanınmalıdır.

    YanıtlaSil
  13. NAZLI PARİMLİ2 Ekim 2013 09:38

    İzmir İktisat Kongresi veya I. İktisat Kongresi (17 Şubat-4 Mart 1923)

    İzmir'de Banka-Han binasında toplanan 1135 delege ile yeni Türkiye'nin ekonomik sorunları tartışıldığı bir kongredir.

    Dönemin Türkiye yönetici kadrosu Kurtuluş Savaşı ile kazanılan zaferden sonra prensip olarak siyasi ve ekonomik bağımsızlığı öngörmüştü.

    TBMM'nin bu dönemde başlıca uğraşı yurdu işgalden kurtarmak olsa da, öngörülen bu ekonomik bağımsızlık hedefinin nasıl gerçekleştirileceğine dair bir kongre yapıldı.

    İtilaf Devletleri tarafından Lozan Antlaşması ile devam etmesi istenilen Osmanlı Devleti'nin ekonomisinde ciddi hasarlara yol açmış kapitülasyonların ve diğer imtiyazların kabul edilemeyeceği kongrede belirtildi.

    Ekonomik sorunları aşmak, savaştan yeni çıkan halkın kalkındırılması ve onlara yol gösterilmesi gibi konular üzerinde duruldu.

    YanıtlaSil
  14. AYŞENUR ELVERDİ2 Ekim 2013 09:43

    Atatürk'ün büyük önem verdiği İzmir İktisat Kongresi, 1135 delege ile 17 Şubat-4 Mart 1923 tarihleri arasında toplandı.

    İzmir İktisat Kongresi'nde Yeni Türkiye'nin ekonomik sorunları tartışıldı ve çözüm önerileri gözden geçirildi. Ayrıca, Lozan'da devam edilmesi istenen kapitülasyonların ve diğer ayrıcalıkların kabul edilemeyeceği dile getirildi.

    Bu kritik devrede, ekonomik sorunları düzenlemek için kararlar alan İzmir İktisat Kongresi'nin başlıca amacı, savaşlardan yorgun çıkan halka ve ekonomiye yön verilmesi ve yurdun kalkınması için yapılması gerekenlerin belirlenmesiydi.

    Bu kongrenin sonunda, oybirliği ile Misak-ı İktisadi kabul edildi; Atatürk'ün gösterdiği hedefler doğrultusunda modern ve kalkınmış bir Türkiye için canla başla çalışmaya başlandı

    YanıtlaSil
  15. Reyhan UĞUR2 Ekim 2013 15:51

    İzmir İktisat Kongresi ve kongrede alınan kararlar

    İzmir İktisat Kongresi(17 Şubat 1923)
    Lozan Barış görüşmelerinin 4 Şubat 1923’te anlaşma sağlanmadan kesildiği sırada Türkiye’de ekonomik alanda faaliyet gösteren her meslek grubundan temsilciler Yeni Türk Devletinin ekonomik durumunu görüşmek üzere İzmir’de bir araya gelmişlerdir. Çiftçi sanayici tüccar ve işçi kesimlerinden toplam 1135 kişinin katıldığı bu kongredeki görüşmelerin sonunda Misak-ı İktisadi(Ekonomik Yemin) kabul edilmiştir.
    Misak-ı İktisadinin önemli kararları şunlardır:
    • Yerli malı kullanılması sağlanmalıdır
    • Teknik eğitim geliştirilmelidir.
    • Ham maddesi yurt içinde olan sanayi dalları kurulmalıdır
    • Küçük imalattan büyük işletmelere geçilmelidir
    • Özel teşebbüse kredi sağlayacak bir devlet bankası kurulmalıdır
    • Demiryolu inşaatı programa bağlanmalıdır
    • Yabancıların kurduğu tekellerden kaçınılmalıdır
    • İşçilerin durumu düzeltilmelidir..

    YanıtlaSil
  16. MEHMET KÖSE3 Ekim 2013 02:44

    İZMİR İKTİSAT KONGRESİ (17 ŞUBAT 1923)

    Lozan Barış görüşmelerinin 4 Şubat 1923’te anlaşma sağlanmadan kesildiği sırada Türkiye’de ekonomik alanda faaliyet gösteren her meslek grubundan temsilciler Yeni Türk Devletinin ekonomik durumunu görüşmek üzere İzmir’de bir araya gelmişlerdir. Çiftçi sanayici tüccar ve işçi kesimlerinden toplam 1135 kişinin katıldığı bu kongredeki görüşmelerin sonunda Misak-ı İktisadi(Ekonomik Yemin) kabul edilmiştir.

    İzmir İktisat Kongresinin açılışında bir konuşma yapan Mustafa Kemal Paşa şunları söylemiştir:”Siyasi ve askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun ekonomik zaferlerle taçlandırılamazlarsa kazanılacak başarılar yaşayamaz az zamanda söner”

    Misak-ı İktisadinin önemli kararları şunlardır:
    • Yerli malı kullanılması sağlanmalıdır
    • Teknik eğitim geliştirilmelidir.
    • Ham maddesi yurt içinde olan sanayi dalları kurulmalıdır
    • Küçük imalattan büyük işletmelere geçilmelidir
    • Özel teşebbüse kredi sağlayacak bir devlet bankası kurulmalıdır
    • Demiryolu inşaatı programa bağlanmalıdır
    • Yabancıların kurduğu tekellerden kaçınılmalıdır
    • İşçilerin durumu düzeltilmelidir

    İzmir İktisat Kongresinde alınan bu kararlar TBMM’ye de yön gösterici olmuştur.23 Nisan 1923’te başlayacak olan İkinci Lozan görüşmelerinde kapitülasyonların kaldırılması konusunda TBMM heyetine büyük bir destek sağlamıştır.

    YanıtlaSil
  17. sariye kılınç3 Ekim 2013 10:56

    İZMİR İKTİSAT KONGRESİ
    Yeni Türk devletinin temelleri 23 Nisan 1920'de atılmıştı; ancak en önemli sorunun işgalden kurtarılması olması nedeniyle ekonomik sorunlarla fazlasıyla ilgilenilememişti.Kaldı ki Mustafa Kemal askeri başarıların ekonomik başarılar ile taçlandırılmadığı sürece bir anlam ifade etmeğini biliyordu.İşte bu amaçla Mustafa Kemal daha cumhuriyet ilan edilmeden bu konuya eğildi ve 18 Şubat 1923'te İzmir İktisat Kongresi'ni ivedilikle topladı.Bu kongrenin toplanma amacı ekonomik kalkınma için ortak amaçları gerçekleştirecek yöntemleri aramaktı.Bu doğrultuda 18 Şubat 1923'te toplanan İzmir İktisat Kongresi'nde alınan kararları aşağıdaki şekilde maddeleyebiliriz:

    İzmir İktisat Kongresi'nde Alınan Kararlar
    • El işçiliği ve küçük işletmeden derhal fabrikasyon siteme geçilmelidir.
    • Devlet yavaş yavaş ekonomik gücü olan organ haline gelmelidir.Özel sektör tarafından kurulan teşebbüsler devletçe desteklenmelidir.
    • Özel teşebbüse destek ve kredi sağlayacak iki devlet bankası kurulmalıdır.
    • Dışarı ile rekabet edebilmek için sanayi bir bütünlük içinde kurulmalıdır.Yabancıların tekellerinden kaçınılmalıdır.
    • Demir yollarının kısa sürede yapılmasına başlanmalıdır.
    • İşçilere amele değil işçi denmelidir.
    • Sendika hakkı tanınmalıdır.

    İLK OTURUM KARARLARI
    Madde-1: Türkiye, milli hudutları dahilinde, lekesiz bir istiklal ile, dünyanın sulh ve terakki unsurlarından biridir.
    Madde-2: Türkiye halkı hakimiyetine, kanı ve canı pahasına elde ettiğinden, hiçbir şeye feda etmez;ve milli hakimiyete müstenit olan meclis ve hükümetine daima zahirdir.
    Madde-3: Türkiye halkı, tahribat yapmaz; imar eder. Bütün mesai iktisaden memleketi yükseltmek gayesine matuftur.
    Madde-4: Türkiye halkı, sarf ettiği eşyayı mümkün mertebe kendi yetiştirir. Çok çalışır, vakitte, servette ve ithalatta israftan kaçar. Milli istihsali temin için icabında geceli gündüzlü çalışmak şiardır.
    Madde-5: Türkiye halkı, servet itibari ile bir altın hazinesi üzerinde oturduğuna vakıftır. Ormanlarını evladı gibi sever, bunun için ağaç bayramları yapar ; yeniden orman yetiştirir. Madenleri kendi milli, istihsali için işletir ve servetlerini herkesten fazla tanımaya çalışır.
    Madde-6: Hırsızlık, yalancılık, riya ve tembellik en büyük düşmanımız; taasubdan uzak dindarene bir selabet her şeyde esasımızdır. Her zaman fa ideli yenilikleri severek alırız. Türkiye halkı mukaddesatına, topraklarına, şahıslarına ve mallarına karşı yapılan düşman fesat propagandalarından nefret eder ve daima bunlarla mücadeleyi bir vazife bilir.
    Madde-7: Türkler, irfan ve marifet aşığıdır. Türk, her yerde hayatını kazanabilecek şekilde yetişir; fakat her şeyden evvel memleketinin malıdır. Maarife verdiği kutsiyet dolayısıyla ( Mevlûdu şerif) Kandil günü, aynı zamanda bir kitap bayramı olarak tes' id eder.
    Madde-8: Birçok harpler ve zaruretten dolayı eksilen nüfusumuzun fazlalaşması ile beraber sıhhatlerimizin, hayatlarımızın korunması en birinci emelimizdir. Türk mikroptan, pis havadan, salgından ve pislikten çekinir, bol ve saf hava, bol güneş ve temizliği sever. Ecdat mirası olan binicilik, nişancılık, avcılık, denizcilik gibi bedeni terbiyenin yayılmasına çalışır. Hayvanlarına da aynı dikkat ve himmeti göstermekle beraber cinslerini düzeltir ve miktarlarını çoğaltır.
    Madde-9: Türk, dinine, milliyetine, toprağına, hayatına ve müessesatına düşman olamayan milletlere daima dosttur; ecnebi sermayesine aleyhtar değildir. Ancak kendi yurduna kendi lisanına ve kanununa uymayan müesseselerle münasebette bulunmaz. Türk, ilim ve sanat yeniliklerini nerede olursa olsun doğrudan doğruya alır ve her türlü münasebette fazla mutavassıt istemez.
    Madde-10: Türk, açık alın ile serbestçe çalışmayı sever; işlerde inhisar istemez.
    Madde-11: Türkler, hangi sınıf ve meslekte olurlarsa olsunlar, candan sevişirler. Meslek, zümre itibarile el ele vererek birlikler, memleketini ve birbirlerini tanımak, anlaşmak için seyahatler ve birleşmeler yaparlar.
    Madde-12: Türk kadını ve kocası, çocuklarını iktisadi misaka göre yetiştirir.

    YanıtlaSil
  18. sariye kılınç3 Ekim 2013 10:58

    İZMİR İKTİSAT KONGRESİ
    Yeni Türk devletinin temelleri 23 Nisan 1920'de atılmıştı; ancak en önemli sorunun işgalden kurtarılması olması nedeniyle ekonomik sorunlarla fazlasıyla ilgilenilememişti.Kaldı ki Mustafa Kemal askeri başarıların ekonomik başarılar ile taçlandırılmadığı sürece bir anlam ifade etmeğini biliyordu.İşte bu amaçla Mustafa Kemal daha cumhuriyet ilan edilmeden bu konuya eğildi ve 18 Şubat 1923'te İzmir İktisat Kongresi'ni ivedilikle topladı.Bu kongrenin toplanma amacı ekonomik kalkınma için ortak amaçları gerçekleştirecek yöntemleri aramaktı.Bu doğrultuda 18 Şubat 1923'te toplanan İzmir İktisat Kongresi'nde alınan kararları aşağıdaki şekilde maddeleyebiliriz:

    İzmir İktisat Kongresi'nde Alınan Kararlar
    • El işçiliği ve küçük işletmeden derhal fabrikasyon siteme geçilmelidir.
    • Devlet yavaş yavaş ekonomik gücü olan organ haline gelmelidir.Özel sektör tarafından kurulan teşebbüsler devletçe desteklenmelidir.
    • Özel teşebbüse destek ve kredi sağlayacak iki devlet bankası kurulmalıdır.
    • Dışarı ile rekabet edebilmek için sanayi bir bütünlük içinde kurulmalıdır.Yabancıların tekellerinden kaçınılmalıdır.
    • Demir yollarının kısa sürede yapılmasına başlanmalıdır.
    • İşçilere amele değil işçi denmelidir.
    • Sendika hakkı tanınmalıdır.

    İLK OTURUM KARARLARI
    Madde-1: Türkiye, milli hudutları dahilinde, lekesiz bir istiklal ile, dünyanın sulh ve terakki unsurlarından biridir.
    Madde-2: Türkiye halkı hakimiyetine, kanı ve canı pahasına elde ettiğinden, hiçbir şeye feda etmez;ve milli hakimiyete müstenit olan meclis ve hükümetine daima zahirdir.
    Madde-3: Türkiye halkı, tahribat yapmaz; imar eder. Bütün mesai iktisaden memleketi yükseltmek gayesine matuftur.
    Madde-4: Türkiye halkı, sarf ettiği eşyayı mümkün mertebe kendi yetiştirir. Çok çalışır, vakitte, servette ve ithalatta israftan kaçar. Milli istihsali temin için icabında geceli gündüzlü çalışmak şiardır.
    Madde-5: Türkiye halkı, servet itibari ile bir altın hazinesi üzerinde oturduğuna vakıftır. Ormanlarını evladı gibi sever, bunun için ağaç bayramları yapar ; yeniden orman yetiştirir. Madenleri kendi milli, istihsali için işletir ve servetlerini herkesten fazla tanımaya çalışır.
    Madde-6: Hırsızlık, yalancılık, riya ve tembellik en büyük düşmanımız; taasubdan uzak dindarene bir selabet her şeyde esasımızdır. Her zaman fa ideli yenilikleri severek alırız. Türkiye halkı mukaddesatına, topraklarına, şahıslarına ve mallarına karşı yapılan düşman fesat propagandalarından nefret eder ve daima bunlarla mücadeleyi bir vazife bilir.
    Madde-7: Türkler, irfan ve marifet aşığıdır. Türk, her yerde hayatını kazanabilecek şekilde yetişir; fakat her şeyden evvel memleketinin malıdır. Maarife verdiği kutsiyet dolayısıyla ( Mevlûdu şerif) Kandil günü, aynı zamanda bir kitap bayramı olarak tes' id eder.
    Madde-8: Birçok harpler ve zaruretten dolayı eksilen nüfusumuzun fazlalaşması ile beraber sıhhatlerimizin, hayatlarımızın korunması en birinci emelimizdir. Türk mikroptan, pis havadan, salgından ve pislikten çekinir, bol ve saf hava, bol güneş ve temizliği sever. Ecdat mirası olan binicilik, nişancılık, avcılık, denizcilik gibi bedeni terbiyenin yayılmasına çalışır. Hayvanlarına da aynı dikkat ve himmeti göstermekle beraber cinslerini düzeltir ve miktarlarını çoğaltır.
    Madde-9: Türk, dinine, milliyetine, toprağına, hayatına ve müessesatına düşman olamayan milletlere daima dosttur; ecnebi sermayesine aleyhtar değildir. Ancak kendi yurduna kendi lisanına ve kanununa uymayan müesseselerle münasebette bulunmaz. Türk, ilim ve sanat yeniliklerini nerede olursa olsun doğrudan doğruya alır ve her türlü münasebette fazla mutavassıt istemez.
    Madde-10: Türk, açık alın ile serbestçe çalışmayı sever; işlerde inhisar istemez.
    Madde-11: Türkler, hangi sınıf ve meslekte olurlarsa olsunlar, candan sevişirler. Meslek, zümre itibarile el ele vererek birlikler, memleketini ve birbirlerini tanımak, anlaşmak için seyahatler ve birleşmeler yaparlar.
    Madde-12: Türk kadını ve kocası, çocuklarını iktisadi misaka göre yetiştirir.

    YanıtlaSil
  19. Mustafa SOLMAZ4 Ekim 2013 04:51

    0smanlı Bankasının Kuruluşu ( Bank-ı Osmanî-i Şahane )

    Bank-ı Osmanî-i Şahane'nin kuruluşu, 4 Şubat 1863 günü imzalanan bir sözleşmeyle gerçekleştirildi. 1856'da İngiliz sermayesiyle kurulan Ottoman Bank'in İngiliz ortakları, şirkete yeni katılan Fransız ortaklar ve Osmanlı makamları tarafından imzalanan sözleşme, Kırım Savaşı'ndan beri süregelen mali krize son vermeye kararlı Sultan Abdülaziz tarafından kısa bir süre içinde onaylandı. Böylece Ottoman Bank'in mirasını devralan Bank-ı Osmanî-i Şahane, 1 Haziran 1863 tarihinden itibaren yeni kimliğiyle hizmet vermeye başladı.

    İzmir İktisat Kongresi ( 17 Şubat-4 Mart 1923 )

    İzmir İktisat Kongresi, 17 Şubat-4 Mart 1923 tarihinde toplanmıştır7. Bu tarihte Lozan Konferansı kesintiye uğramış, tabii “Cumhuriyet” henüz ilan edilmemiştir.

    Amasya Tamimi nasıl kurtuluş Savaşını başlatan ve bu “savaş boyunca güdülen amaç ve esasların”8 hukuki temel metnini oluşturmuşsa9, İzmir İktisat Kongresi de, 29 Ekim 1923 tarihinde ilan edilen “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ nin ve bu cumhuriyetin niteliğini oluşturan Devrimlerin temel metnini oluşturmuştur.

    Gerçekten, Lozan Konferansında, tarihi eskiye giden bir ulusun siyasi-hukuki biçimi olarak doğan yeni bir Devletin bir kurtuluş savaşı ortamında oluşmakta olduğu görülmüş, bu devletin toplumsal, ekonomik, siyasi yapısının ne/nasıl olacağı sorusu zihinleri işgal etmeye başlamış, savaşı kaybeden devletler bu belirsizlikten yararlanarak üstüne üstlük bir de “baskın çıkmaya” çalışmışlardır10.

    İşte, İzmir İktisat Kongresi, Lozan Konferansının dağıldığı, Türk Heyetinin konferansı terk edip yurda döndüğü, ulusal sıkıntıların “had safhada”‘ olduğu bir sırada, Kurtuluş Savaşının noktalandığı İzmir’de, ülkenin biç çok yerinden gelen, toplumu oluşturan sınıfları ve/veya “grupları” temsil eden 1135 delege ile toplanmıştır.

    İzmir İktisat Kongresinin, dünya kamuoyuna, bugün de geçerli, tek bir duyurusu olmuştur.

    Uygar başka uluslar kadar uygarız.

    ** Milletimiz mazisinden değil, artık istikbalinden mesuldür. **

    İlk yapılan ekonomik planlama İzmir İktisat Kongresi ile olmustur .

    YanıtlaSil
  20. Umut Yalabık5 Ekim 2013 03:03

    ZMİR İKTİSAT KONGRESİ:
    17 Şubat 1923 yılında toplanan İzmir İktisat Kongresine sanayiciler, tüccarlar, işçiler ve çiftçileri temsilen 1135 delege katılmıştır.
    İzmir'de toplanması kararlaştırılan Kongre, sembolik ve pratik olmak üzere 2 amaç taşımaktadır:
    -Sembolik İhtiyaç: Lozan 'da kesilen görüşmeleri yeniden başlatmak ve İtilaf devletlerine Türkiye'de liberal ekonominin uygulanacağı mesajını vermiştir.
    ** Sembolik İhtiyacı; dış politika için önemlidir.**
    -Pratik Amaç: Kongrenin ''Mesleki Temsil'' (sınıf) esasına toplanarak ekonomik sorunları tartışma, dolayısıyla konuların geniş kapsamlı ele alındığı izlenimin yaratılmasıydı.
    **Pratik İhtiyaç; ise iç politikada sesini duyurmaya başlayan bir muhalif grubu muhatap alıyordu.**

    YanıtlaSil
  21. Özgün Keziban ÖZDEMİR5 Ekim 2013 07:18

    İZMİR İKTİSAT KONGRESİ
    17 ŞUBAT 1923 Cumartesi günü sanayiciler, tüccarlar, işçiler ve çiftçileri temsilen 1135 delege katılmıştır kongre Osmanlı Bankasının deposunda gerçekleşmiştir. Alınan kararlar:
    • Madde-1: Türkiye, milli hudutları dahilinde , lekesiz bir istiklal ile, dünyanın sulh ve terakki unsurlarından biridir.
    • Madde-2: Türkiye halkı hakimiyetine, kanı ve canı pahasına elde ettiğinden, hiçbir şeye feda etmez ; ve milli hakimiyete müstenit olan meclis ve hükümetine daima zahirdir.
    • Madde-3: Türkiye halkı, tahribat yapmaz; imar eder. Bütün mesai iktisaden memleketi yükseltmek gayesine matuftur.
    • Madde-4: Türkiye halkı, sarf ettiği eşyayı mümkün mertebe kendi yetiştirir. Çok çalışır, vakitte, servette ve ithalatta israftan kaçar. Milli istihsali temin için icabında geceli gündüzlü çalışmak şiardır.
    • Madde-5: Türkiye halkı, servet itibari ile bir altın hazinesi üzerinde oturduğuna vakıftır. Ormanlarını evladı gibi sever, bunun için ağaç bayramları yapar ; yeniden orman yetiştirir. Madenleri kendi milli, istihsali için işletir ve servetlerini herkesten fazla tanımaya çalışır.
    • Madde-6: Hırsızlık, yalancılık, riya ve tembellik en büyük düşmanımız; taasubtan uzak dindara ne bir selabet her şeyde esasımızdır. Her zaman fa ideli yenilikleri severek alırız. Türkiye halkı mukaddesatına, topraklarına, şahıslarına ve mallarına karşı yapılan düşman fesat propagandalarından nefret eder ve daima bunlarla mücadeleyi bir vazife bilir.
    • Madde-7: Türkler, irfan ve marifet aşığıdır. Türk, her yerde hayatını kazanabilecek şekilde yetişir; fakat her şeyden evvel memleketinin malıdır. Maarife verdiği kutsiyet dolayısıyla ( Mevlûdu şerif) Kandil günü, aynı zamanda bir kitap bayramı olarak tes'id eder.
    • Madde-8: Birçok harpler ve zaruretten dolayı eksilen nüfusumuzun fazlalaşması ile beraber sıhhatlerimizin, hayatlarımızın korunması en birinci emelimizdir. Türk mikroptan, pis havadan, salgından ve pislikten çekinir, bol ve saf hava, bol güneş ve temizliği sever. Ecdat mirası olan binicilik, nişancılık, avcılık, denizcilik gibi bedeni terbiyenin yayılmasına çalışır. Hayvanlarına da aynı dikkat ve himmeti göstermekle beraber cinslerini düzeltir ve miktarlarını çoğaltır.
    • Madde-9: Türk, dinine, milliyetine, toprağına, hayatına ve müessesatına düşman olamayan milletlere daima dosttur; ecnebi sermayesine aleyhtar değildir. Ancak kendi yurduna kendi lisanına ve kanununa uymayan müesseselerle münasebette bulunmaz. Türk, ilim ve sanat yeniliklerini nerede olursa olsun doğrudan doğruya alır ve her türlü münasebette fazla mutavassıt istemez.
    • Madde-10: Türk, açık alın ile serbestçe çalışmayı sever; işlerde inhisar istemez.
    • Madde-11: Türkler, hangi sınıf ve meslekte olurlarsa olsunlar, candan sevişirler. Meslek, zümre itibarile el ele vererek birlikler, memleketini ve birbirlerini tanımak, anlaşmak için seyahatler ve birleşmeler yaparlar.
    • Madde-12: Türk kadını ve kocası, çocuklarını iktisadi misaka göre yetiştirir.

    YanıtlaSil
  22. İzmir İktisat Kongresi veya I. İktisat Kongresi (17 Şubat-4 Mart 1923)[1], İzmir'de Banka-Han binasında toplanan 1135 delege ile yeni Türkiye'nin ekonomik sorunları tartışıldığı bir kongredir.[2]Dönemin Türkiye yönetici kadrosu Kurtuluş Savaşı ile kazanılan zaferden sonra prensip olarak siyasi ve ekonomik bağımsızlığı öngörmüştü. TBMM'nin bu dönemde başlıca uğraşı yurdu işgalden kurtarmak olsa da, öngörülen bu ekonomik bağımsızlık hedefinin nasıl gerçekleştirileceğine dair bir kongre yapıldı.

    -Hammaddesi yurt içinde yetişen veya yetiştirilebilen sanayi dalları kurulması gerekmektedir.
    -El işçiliğinden ve küçük imalattan süratle fabrikaya veya büyük işletmeye geçilmelidir.
    -Devlet yavaş yavaş iktisadi görüşleri de olan bir organ haline gelmeli ve özel sektörler tarafından kurulamayan teşebbüsler devletçe ele alınmalıdır.
    -Özel teşebbüslere kredi sağlayacak bir Devlet Bankası kurulmalıdır.
    -Dış rekabete dayanabilmek için sanayinin toplu ve bütün olarak kurulması gerekir.
    -Yabancıların kurdukları tekellerden kaçınılmalıdır.
    -Sanayinin teşviki ve milli bankaların kurulması sağlanmalıdır.
    -Demiryolu inşaat programına bağlanmalıdır.
    -İş erbabına amele değil, işçi denmelidir.
    -Sendika hakkı tanınmalıdır.

    Sembolik amaç; Lozan’da kesilen görüşmeleri yeniden başlatmak ve İtilaf devletlerine Türkiye’de liberal ekonominin uygulanacağı mesajını vermekti.

    Pratik amaç; mesleki temsil sınıf esasında toplanarak ekonomik sorunları tartışmak, konuların geniş kapsamlı ele alındığı izlenimi yaratıyordu.

    YanıtlaSil
  23. BİLGEHAN AKTÜRK5 Ekim 2013 08:52

    İzmir İktisat Kongresi'nde Alınan Kararlar

    • El işçiliği ve küçük işletmeden derhal fabrikasyon siteme geçilmelidir.

    • Devlet yavaş yavaş ekonomik gücü olan organ haline gelmelidir.

    Özel sektör tarafından kurulan teşebbüsler devletçe desteklenmelidir.

    • Özel teşebbüse destek ve kredi sağlayacak iki devlet bankası kurulmalıdır.

    • Dışarı ile rekabet edebilmek için sanayi bir bütünlük içinde kurulmalıdır.Yabancıların tekellerinden kaçınılmalıdır.

    • Demir yollarının kısa sürede yapılmasına başlanmalıdır.

    • İşçilere amele değil işçi denmelidir.

    • Sendika hakkı tanınmalıdır.

    YanıtlaSil
  24. zübeyde erol6 Ekim 2013 03:18

    İzmir iktisat kongresi 17 şubat 1923'te sanayiciler tüccarlar işçiler ve çiftçileri temsil eden 1135 delege katılmıştır. Bu kongre Osmanlı Bankasının deposunda gerçekleşmiştir. kongreye Kazım Karabekir başkanlık yapmıştır. Türkiyede ilk yapılan ekonomik planlama kongresidir.

    YanıtlaSil
  25. sedef eskivar6 Ekim 2013 03:23

    İzmir İktisat Kongresinde sembolik ve pratik olmak üzere iki amaç taşımaktadır.
    a) Sembolik ihtiyaç: Lozan'da kesilen görüşmeleri yeniden başlatmak ve itilaf devletlerine Türkiye de liberal ekonominin uygulanacağı mesajını vermektir.
    b) Pratik amaç: Kongrenin 'mesleki temsil' (sınıf) esasında toplanarak ekonomik sorunları tartışmaları, dolayısıyla konuların geniş kapsamlı ele alındığı izlenimin yaratılmasıydı.

    YanıtlaSil
  26. Reji idaresi: Ekonomik bağımlılığın kırsal alana girmesinin en somut örneğini reji yönetimi oluşturur.Reji 1894 yılında Osmanlı bankasının desteği ile kurulmuş,25 yıllık süreyle tekel hakkını satın alarak tütün ekimi,alım ve satımını denetlemeye başlamıştır.Osmanlının 10 milyon lira borç almasından dolayı bu süre 15 yıl daha uzatılmıştır.O dönemde yaklaşık 192 bin dönümlük bir alanda tütün ekimi yapan 1409 bin dolayındaki aile Reji'ye bağımlı hale gelmiştir.Reji yönetimi kaçakçılığı önlemek için kendi kolluk gücünü oluşturmuştur.İmtiyaz süresi boyunca köylüler ve kolluk kuvvetleri arasındaki mücadelede 20 bine yakın insan ölmüştür.Osmanlı ekonomisini bağımlı hale getiren bir başka oluşum yabancı sermaye yatırımlarıdır.Yabancı sermaye yatırımları osmanlı ekonomisi içerisinde büyük bir ağırlığa sahip olmuş,belli sektörler tamamen yabancıların kontrolüne geçmiştir.

    YanıtlaSil
  27. İLYAS SARISU6 Ekim 2013 08:37

    İZMİR İKTİSAT KONGRESİ ( 17 ŞUBAT 1923 )

    Lozan Barış görüşmelerinin 4 Şubat 1923’te anlaşma sağlanmadan kesildiği sırada Türkiye’de ekonomik alanda faaliyet gösteren her meslek grubundan temsilciler Yeni Türk Devletinin ekonomik durumunu görüşmek üzere İzmir’de bir araya gelmişlerdir. Çiftçi sanayici tüccar ve işçi kesimlerinden toplam 1135 kişinin katıldığı bu kongredeki görüşmelerin sonunda Misak-ı İktisadi(Ekonomik Yemin) kabul edilmiştir.

    İzmir İktisat Kongresinin açılışında bir konuşma yapan Mustafa Kemal Paşa şunları söylemiştir:”Siyasi ve askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun ekonomik zaferlerle taçlandırılamazlarsa kazanılacak başarılar yaşayamaz az zamanda söner”

    Misak-ı İktisadinin önemli kararları şunlardır:
    • Yerli malı kullanılması sağlanmalıdır
    • Teknik eğitim geliştirilmelidir.
    • Ham maddesi yurt içinde olan sanayi dalları kurulmalıdır
    • Küçük imalattan büyük işletmelere geçilmelidir
    • Özel teşebbüse kredi sağlayacak bir devlet bankası kurulmalıdır
    • Demiryolu inşaatı programa bağlanmalıdır
    • Yabancıların kurduğu tekellerden kaçınılmalıdır
    • İşçilerin durumu düzeltilmelidir

    İzmir İktisat Kongresinde alınan bu kararlar TBMM’ye de yön gösterici olmuştur.23 Nisan 1923’te başlayacak olan İkinci Lozan görüşmelerinde kapitülasyonların kaldırılması konusunda TBMM heyetine büyük bir destek sağlamıştır.

    YanıtlaSil
  28. Nimet KOCABIYIK6 Ekim 2013 10:02

    İZMİR İKTİSAT KONGRESİ
    Yeni Türk devletinin temelleri 23 Nisan 1920'de atılmıştı; ancak en önemli sorunun işgalden kurtarılması olması nedeniyle ekonomik sorunlarla fazlasıyla ilgilenilememiştir. Kaldı ki Mustafa Kemal askeri başarıların ekonomik başarılar ile taçlandırılmadığı sürece bir anlam ifade etmeğini biliyordu.İşte bu amaçla Mustafa Kemal daha cumhuriyet ilan edilmeden bu konuya eğildi ve 18 Şubat 1923'te İzmir İktisat Kongresi'ni ivedilikle topladı.Bu kongrenin toplanma amacı ekonomik kalkınma için ortak amaçları gerçekleştirecek yöntemleri aramaktı.Bu doğrultuda 18 Şubat 1923'te toplanan İzmir İktisat Kongresi'nde alınan kararları aşağıdaki şekilde maddeleyebiliriz:

    İzmir İktisat Kongresi'nde Alınan Kararlar

    • El işçiliği ve küçük işletmeden derhal fabrikasyon siteme geçilmelidir.
    • Devlet yavaş yavaş ekonomik gücü olan organ haline gelmelidir.Özel sektör tarafından kurulan teşebbüsler devletçe desteklenmelidir.
    • Özel teşebbüse destek ve kredi sağlayacak iki devlet bankası kurulmalıdır.
    • Dışarı ile rekabet edebilmek için sanayi bir bütünlük içinde kurulmalıdır.Yabancıların tekellerinden kaçınılmalıdır.
    • Demir yollarının kısa sürede yapılmasına başlanmalıdır.
    • İşçilere amele değil işçi denmelidir.
    • Sendika hakkı tanınmalıdır.

    YanıtlaSil
  29. AYŞE BİNBOĞA6 Ekim 2013 11:11

    Madde-1: Türkiye, milli hudutları dahilinde, lekesiz bir istiklal ile, dünyanın sulh ve terakki unsurlarından biridir.
    Madde-2: Türkiye halkı hakimiyetine, kanı ve canı pahasına elde ettiğinden, hiçbir şeye feda etmez;ve milli hakimiyete müstenit olan meclis ve hükümetine daima zahirdir.
    Madde-3: Türkiye halkı, tahribat yapmaz; imar eder. Bütün mesai iktisaden memleketi yükseltmek gayesine matuftur.
    Madde-4: Türkiye halkı, sarf ettiği eşyayı mümkün mertebe kendi yetiştirir. Çok çalışır, vakitte, servette ve ithalatta israftan kaçar. Milli istihsali temin için icabında geceli gündüzlü çalışmak şiardır.
    Madde-5: Türkiye halkı, servet itibari ile bir altın hazinesi üzerinde oturduğuna vakıftır. Ormanlarını evladı gibi sever, bunun için ağaç bayramları yapar ; yeniden orman yetiştirir. Madenleri kendi milli, istihsali için işletir ve servetlerini herkesten fazla tanımaya çalışır.
    Madde-6: Hırsızlık, yalancılık, riya ve tembellik en büyük düşmanımız; taasubdan uzak dindarene bir selabet her şeyde esasımızdır. Her zaman fa ideli yenilikleri severek alırız. Türkiye halkı mukaddesatına, topraklarına, şahıslarına ve mallarına karşı yapılan düşman fesat propagandalarından nefret eder ve daima bunlarla mücadeleyi bir vazife bilir.
    Madde-7: Türkler, irfan ve marifet aşığıdır. Türk, her yerde hayatını kazanabilecek şekilde yetişir; fakat her şeyden evvel memleketinin malıdır. Maarife verdiği kutsiyet dolayısıyla ( Mevlûdu şerif) Kandil günü, aynı zamanda bir kitap bayramı olarak tes'id eder.
    Madde-8: Birçok harpler ve zaruretten dolayı eksilen nüfusumuzun fazlalaşması ile beraber sıhhatlerimizin, hayatlarımızın korunması en birinci emelimizdir. Türk mikroptan, pis havadan, salgından ve pislikten çekinir, bol ve saf hava, bol güneş ve temizliği sever. Ecdat mirası olan binicilik, nişancılık, avcılık, denizcilik gibi bedeni terbiyenin yayılmasına çalışır. Hayvanlarına da aynı dikkat ve himmeti göstermekle beraber cinslerini düzeltir ve miktarlarını çoğaltır.
    Madde-9: Türk, dinine, milliyetine, toprağına, hayatına ve müessesatına düşman olamayan milletlere daima dosttur; ecnebi sermayesine aleyhtar değildir. Ancak kendi yurduna kendi lisanına ve kanununa uymayan müesseselerle münasebette bulunmaz. Türk, ilim ve sanat yeniliklerini nerede olursa olsun doğrudan doğruya alır ve her türlü münasebette fazla mutavassıt istemez.
    Madde-10: Türk, açık alın ile serbestçe çalışmayı sever; işlerde inhisar istemez.
    Madde-11: Türkler, hangi sınıf ve meslekte olurlarsa olsunlar, candan sevişirler. Meslek, zümre itibarile el ele vererek birlikler, memleketini ve birbirlerini tanımak, anlaşmak için seyahatler ve birleşmeler yaparlar.
    Madde-12: Türk kadını ve kocası, çocuklarını iktisadi misaka göre yetiştirir.

    YanıtlaSil