Sermaye Piyasası Nedir?
Basit ve geniş
bir tanımla sermaye piyasası sermaye arz ve talebinin karşılaştığı bir
piyasadır .O halde önce “sermaye”’nin tarifiyle söze başlayalım:
Konumuza göre “sermaye,
orta, uzun ve sonsuz vadeli fonlardır.”
Buna bağlı
olarak sermaye piyasası, orta, uzun ve sonsuz vadeli fonların arz ve talebinin
aracı kuruluşlar aracılığıyla ve menkul kıymetlere bağlı olarak karşılaştığı
piyasadır. Sermaye piyasasında arz ve talep bazı araçlar yardımı ile
karşılaşır. Bu araçlara sermaye piyasası
araçları ve menkul kıymetler diyoruz. O halde sermaye piyasasını menkul
kıymetler piyasası ile birlikte düşünebiliriz. Ya da başka bir açıdan bakarak,
asıl piyasanın sermaye piyasası olduğu, menkul kıymetlerin ayrı bir piyasa
oluşturmayıp, sadece sermaye piyasasında fonların el değiştirmesinde kullanılan
araçlar olduğu da ileri sürülebilir.
SERMAYE PİYASASININ ÖNEMİ VE EKONOMİDEKİ
YERİ
Sermaye
piyasasının ekonomideki yeri ve önemi, ülke ekonomisi bakımından, tek başına
ekonomiye yararlı olamayan küçük tasarrufların menkul kıymetlere yatırılarak
büyük yatırımlara dönüşmesindedir. Sermaye piyasası, az gelişmiş ülkelerdeki
yurtiçi tasarruf açığının kapanmasına yardımcı olabilir. Fertler açısından ise,
sermaye piyasası, tek başına gelir getiren bir yere yatırılamayacak kadar küçük
fonların verimli yerlere yatırılmasına ve sahiplerine bir ek gelir getirmesine
imkan sağlamaktadır.
Ayrıca, küçük
sermayelerle kişisel işler yapılabilse bile, kişisel yatırımlarda teşebbüs ve
yönetim sorunu çıkacaktır ki, elinde küçük bir sermaye bulunan, fakat bununla
kişisel bir yatırım yapmaya sağlığı, bilgi ve tecrübesi ve zamanı olmayan
kimseler sermaye piyasasının sağladığı imkanlardan yararlanırlar.
Sermaye
piyasasının bu saydığımız fonksiyonları yalnzı menkul kıymetler yoluyla değil,
daha geniş bir kavram olan mali piyasa içinde bankalar aracılığı ile de sağlanabilir.
“ Mali piyasa
içinde aynı fonksiyonları ifa eden bankacılık kesimi varken, ayrıca bir sermaye
piyasasının ortaya çıkmasının sebepleri ve sermaye piyasasının farklı tarafları
nelerdir?”
Sermaye piyasası araçlarının bir bölümü şirketlere öz kaynak sağlarlar. Böylece iktisadi kalkınmanın hızlanmasına ve sağlıklı finansman kaynaklarına kavuşturulmasına yardımcı olurlar. Sermaye piyasasının etkin çalışması, şahısların tüketim eğilimlerini azaltarak ve tasarruf eğilimlerini yükselterek ekonomide sermaye birikimini arttırır.
Sermaye piyasası, işletmelere, bankalar sektörünün sağladığı fonlara nazaran daha düşük maliyetli fonlar sağlayabilmektedir.
SERMAYE PİYASASININ
YAPISI
Sermaye
piyasasının yapısını; hukuki çerçeve, sermaye piyasasının kurumları, sermaye
piyasasının araçları, menkul kıymet arz edenler, menkul kıymet talep edenler ve
aracılar olarak incelemek gerekir. Sermaye piyasasında fonlar kıymetli evrak
hükmündeki belgeler karşılığında el değiştirdiğine göre, fon sahipleri bu
belgeleri iki şekilde satın alabilirler; ya ilk ihraçtan ya da ikinci
elden.İşte bu sebeple sermaye piyasası iki kesim halinde oluşur:
Birincil Piyasa
İlk kez dolaşıma çıkan menkul değerlerin işlem gördüğü piyasa birincil
piyasa olarak adlandırılır. Birincil piyasada menkul değeri ihraç eden firma
ile fon fazlası olan ekonomik birimler doğrudan ya da bir finansal aracı
vasıtasıyla dolaylı olarak karşılaşırlar. Doğrudan karşılaşmada herhangi bir
finansal aracı yer almayacağından ödenecek bir komisyon yoktur. Sözkonusu bu
durum ihraç maliyetlerinde önemli bir tasarruf sağlayarak üstünlük yaratır.
Bunun yanısıra sakıncası ise ihracın başarısız olma riskinin yüksek olmasıdır. Dolaylı karşılaşmada ise finansal aracıya
komisyon ödenmesine karşın ihracın başarısız olma riski daha düşük.
İkincil Piyasa
Daha önce alım satıma konu olan menkul değerlerin işlem gördüğü
piyasadır. İkincil piyasa, menkul değerlerin likiditesini arttırarak birincil
piyasaya talep yaratır ve onun gelişmesini sağlar. İkincil piyasanın en iyi
teşkilatlanmış bölümü menkul kıymet borsalarıdır. Menkul kıymet borsaları
dışında, tezgah üstü piyasa olarak niteleyebileceğimiz piyasalar da vardır.
Menkul kıymet fiyatlarının pazarlık sonucu oluştuğu bu piyasada genellikle
küçük ve riskli firmaların menkul kıymetleri işlem görür. Birincil piyasa daha
çok sermaye piyasası bilinciyle, ikincil piyasa ise menkul kıymetler piyasası
bilinciyle çalışır. Birincil piyasada uzun vadeli uzun vadeli fonların tasarruf
sahibinden firmalara intikali söz konusu olur ve birincil piyasada yapılan
tahvil ve hisse senedi satışları sonucunda firmanın bünyesine taze para halinde
yeni sermaye girer.Oysa, ikincil piyasada el değiştiren menkul kıymetler
fonları kullananlardan kopuktur. İkincil piyasadakiler kendi aralarında menkul
kıymetleri alıp satarlar, kıymetler ve paralar aralarında el değiştirip durur.
Bu hareketler fonları kullananları yani şirketleri direkt olarak etkilemediği
gibi, artık burada alınıp satılan şey sermaye fonları değil, birtakım
kağıtlardır. Herhangi bir mal alınıp satılıyormuşçasına kağıtlar alınıp
satılır, bunların fiyat farklarından kar veya zarar edilir, fakat bu alım
satımların sermaye transferlerine sebep olduğu düşünülmez bile. Tabiatıyla
ikincil piyasanın birincil piyasaya kaynak sağlamakta büyük bir önemi vardır ve
birincil piyasanın kapasitesini birincil piyasa etkiler.
Birincil ve ikincil piyasalara ek olarak , üçüncül ve dördüncül
piyasaların varlığından da söz edilebilir.
SERMAYE PİYASASI KURUMLARI
Sermaye Piyasası Kanunu’na
göre faaliyette bulunabilecek “Sermaye Piyasası Kurumları” şunlardır;
·
Aracı Kurumlar
·
Yatırım Ortaklıkları
·
Yatırım Fonları
·
Sermaye piyasasında faaliyet göstermesine izin
verilen diğer kurumlardır.
YAZAR: MERVE
ARDIÇ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder